Ankara-Washington hattında PYD

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu PYD ve askeri kanadı YPGnin PKK terör örgütünün devamı olduğunu söylüyor, Obama Yönetiminin de böyle kabul edip tavır almasını istiyor.

Önce gazeteci olarak kişisel kanaatimi söyleyeyim.

PYD ve YPG, PKK terör örgütünün Suriyedeki koludur.

Peki, Erdoğan ve Davutoğlu yönetimindeki AKP Hükümetleri bugüne kadar PYDyi PKK terör örgütünün devamı olarak gördü mü?

Obama Yönetimine, PYD ve YPG, PKK gibi bir terör örgütüdür, onu da terör listesine alın dedi mi?

Açık kayıtlarda, AKP Hükümetinin bu konuda bir girişim ve söylemi yer almıyor.

Aksine PYDyi koruyan ve kollayan konuşmalar  var.

Hatta PYDnin Çözüm Sürecinin bir parçası olduğunu gösteren kanıtlara rastlamak mümkün.

HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, 2014 yılı Eylül ayının sonlarına doğru Ortadoğuda Kürdistanın Yeni realitesi başlıklı konferans için Washingtona geldi.

ABDli yetkililerle de temaslar yaptı.

PYD lideri Salim Müslim de konferansa davetliydi ancak ABD vize vermedi.

Amerikalılar ısrarla Washingtona gelmek isteyen Müslime son iki yıldır vize vermiyordu.

Demirtaş bu durumdan çok rahatsızdı ve ABD Dışişleri Bakanlığında bu konuyu açtı.

Ayrıca ABDden PYDye ağır silah verilmesi ve silahların Kobaneye ulaştırılması için Türkiyeden koridor açılmasını istedi.

Demirtaş Ankaraya döndü, 1 Ekimde Davutoğluyla bir görüşme yaptı.

Bir kaç gün sonra Salih Müslim gizlice Türkiyeye geldi, Davutoğlu-Demirtaş temasları çerçevesinde MİT ve Dışişleri yetkilileriyle görüştü.

Bu, Müslimin Ankaraya gizlice ilk gelişi değildi.

PYD lideri bu kez istediğini alıp memnun ayrıldı.

Türkiye ile birçok konuda fikir birliğine vardığını söyledi.

Bize bu savaşta destek vereceklerini söylediler dedi.

Peşmerge 29 Ekim günü Türkiyeye giriş yaptı.

38 aracın yer aldığı konvoy, Silopi, Cizre, Nusaybin, Kızıltepe, Viranşehir ve Şanlıurfa üzerinden Suruça, buradan da Mürşitpınar Sınır Kapısından Kobaniye ulaştı.

PYD-YPG  artık Washingtonda tıpkı bir zamanlar Iraktaki Peşmerge gibi ABDnin stratejik ortağı gibi kabul görmeye başladı.