Kaygı ve Depresyon Salgını: Ruhsal Sağlık İçin Çözüm Yolları

Dr. Başak Tüzün Mutluer, depresyon ve kaygı bozukluklarının yanı sıra artan şiddet olayları ve sosyal medya bağımlılığının toplumsal etkilerini değerlendiriyor. Ruhsal sorunlarla başa çıkmanın yolları üzerine önemli açıklamalarda bulundu.
Son yıllarda, depresyon ve kaygı bozuklukları dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla artıyor. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre dünya genelinde yaklaşık 280 milyon kişi depresyon tanısı almışken, bu rahatsızlık Türkiye’de de pek çok bireyin hayatını derinden etkiliyor. Psikiyatri Uzmanı Dr. Başak Tüzün Mutluer, depresyon ve kaygı bozukluklarının yanı sıra sosyal medya bağımlılığının etkilerini de mercek altına aldı.
RUHSAL SIKINTILAR ARTIYOR
Depresyon, yalnızca mutsuzluk değil, aynı zamanda ciddi bir psikiyatrik hastalıktır. Dr. Mutluer, "Başa çıkma becerilerinin yetersiz kaldığı noktada, yoğun kaygı, üzüntü ve çaresizlik duyguları ortaya çıkar. Bu duygular, kişinin yaşamını sekteye uğratır." diyerek, bu süreçte psikoterapi ve profesyonel destek almanın önemine dikkat çekti. Depresyon ve kaygının bireylerin günlük yaşamını etkileyebileceğini belirten uzman, bu durumun baş edilebilir olduğunu vurguladı.
DUYGULARA YÜKLEDİĞİMİZ ANLAMLAR BİZİ ETKİLER
Yaşanan olumsuz duygularla baş etmenin yolları üzerine de açıklamalarda bulunan Dr. Mutluer, "Aslında, yaşanan olayların duygusu değil, onlara yüklediğimiz anlamlar bizi etkiler. Bu anlamları fark etmek ve değiştirmek baş etme stratejilerinde önemli bir adımdır." dedi. Olumsuz düşünce kalıplarını değiştirebilmek için çevresel kaynakların güçlü olması gerektiğini ifade etti. Özellikle yakın ilişkilerin, duygusal zorluklarla baş etmede önemli bir kaynak olduğunu belirtti.
ŞİDDETİN ARTIŞI VE SOSYAL MEDYANIN ROLÜ
Son yıllarda toplumsal şiddet olaylarındaki artışa dikkat çeken Dr. Mutluer, sosyal medya ve dijital platformların etkisini de gündeme getirdi. Artan öfke, kaygı ve güvensizlik, bireylerin şiddete yönelmesine neden olabiliyor. Dr. Mutluer, sosyal medyanın bu tür duyguların denetimsiz bir şekilde ifade edilmesine olanak sağladığını ve şiddeti normalleştiren içeriklerin toplumda saldırgan davranışları yaygınlaştırdığını ifade etti.
ŞİDDETLE MÜCADELE İÇİN ÇOK YÖNLÜ ÇÖZÜMLER
Şiddet eğilimlerinin azaltılması için çok yönlü stratejilerin uygulanması gerektiğini belirten Dr. Mutluer, psiko eğitim programları aracılığıyla öfke yönetimi ve duygusal regülasyon becerilerinin erken yaşlardan itibaren öğretilmesinin önemini vurguladı. Ayrıca, ekonomik eşitsizliklerin ve sosyal adaletsizliğin azaltılması için alınacak önlemlerin bireylerin ruh sağlığını iyileştireceğine dikkat çekti.
SOSYAL MEDYA BAĞIMLILIĞI: ÇÖZÜM YOLLARI
Günümüzde sosyal medya bağımlılığının arttığını belirten Dr. Mutluer, bu bağımlılıkla mücadele için bireylerin dijital alışkanlıklarını gözden geçirmesi gerektiğini söyledi. Sosyal medya kullanım amacını sorgulamanın ve aşırıya kaçılan durumları fark etmenin, dijital dengeyi kurmak için temel adımlar olduğunun altını çizdi.
SONUÇ: DEPRESYONLA MÜCADELEDE YENİ YOLLAR
Sonuç olarak, depresyon, kaygı, şiddet ve sosyal medya bağımlılığı gibi çağımızın hastalıklarıyla başa çıkabilmek için kişisel farkındalık geliştirmek, profesyonel yardım almak ve çevresel destekleri güçlendirmek hayati önem taşıyor. Toplum olarak bu sorunlarla mücadele etmenin yolu, hep birlikte bu konulara duyarlı ve çözüm odaklı yaklaşmaktan geçiyor.
"Kaygı ve Depresyon Salgını: Ruhsal Sağlık İçin Çözüm Yolları" haberi, 02 Mart 2025 tarihinde yazılmıştır. 02 Mart 2025 tarihinde de güncellenmiştir.

YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.