Özel'den Erdoğan'ı köşeye sıkıştıracak Gazze sorusu: "Buna nasıl susuyor Erdoğan?"

Özel, ABD Başkanı Trump'ın Gazze'yi işgal edeceğini açıklamasını hatırlatıp Erdoğan'ın nasıl buna sessiz kaldığını sordu. Özel, "Buna nasıl susuyor Erdoğan? Sayın Erdoğan nasıl oluyor da Alman Cumhurbaşkanı'nın gösterdiği tepkiyi dahi göstermeyecek bir aciziyet sergiliyor? " dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ABD Başkanı Trump’ın Gazze’yi işgal edeceğini açıklamasını hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu duruma neden sessiz kaldığını sorguladı. Özgür Özel'in ifadeleri şu şekilde:
"Bunlardan bir tanesi, bu Trump konuştuğunda ki tüm dünya Trump'ın ne yapacağını, ülkesine ne yapacağını, etrafındaki ülkelere ve dünyaya ne yapacağını endişeli gözlerle izlerken, bu Trump hiç yeri yokken Erdoğan'ı övdü diye Trump'a davul çalanlara soruyorum.
Erdoğan'a orantısız övgüler dizen, işe güce başlamadan, yeminini etmeden Trump bunu söyledi diye Türkiye'de davulla zurnayala bunu karşıladılar. Trump, Erdoğan'ı övdü, övdü, övdü. Erdoğan da bundan pek mutlu oldu. Böyle büyük bir keyifle bu övgüleri ve Türkiye'deki yansımalarını dinledi. Şimdi bu Trump diyor ki: "Filistinliler Gazze'de yaşamayacak. Orası yaşanmaz. Onları etraftaki ülkelere dağıtacağım. Gazze güzel yer. Oranın enkazını kaldırmak bana yakışır. Deniz kenarı pek güzel yermiş.
Orayı imara, turizme açacağım. Dünyanın gözbebeği olacak." Duyuyor musunuz? Trump'ı büyük bir hevesle alkışlayanlar, Erdoğan'ı övdü diye Trump'a davul zurna çalanlara ve Erdoğan'a soruyorum. Bu tehcirdir. Bu zorla yer değiştirmedir. Bu insanlık suçudur. Bu soykırımın devamıdır. Soykırımı kalıcılaştırmaktır. Bu kutsal topraklardan Filistin'i söküp atmaktır. Buna nasıl susuyor Erdoğan?
Bu sözler konuşulduğunda, Erdoğan'ın ilk tepki vereceği yer Alman Cumhurbaşkanı Sayın Steinmeier ile birlikte ortak basın toplantısıydı. Ortak basın toplantısında Erdoğan, "Filistin'deki barış, , ateşkes korunsun. Filistin'de önemli, Ukrayna'da önemli." dedi, geçti. Ya Steinmeier dedi ki: "Bu soykırımdır, kabul edilemez." Steinmeier dedi ki: "Bu insanlık suçudur. Amerika'nın bu önerisini insanlık suçu görüyorum." dedi Steinmeier. Erdoğan, Steinmeier'e kafa bile sallamıyor, Trump'a laf söylüyor diye. Arkadaşlar, buradan Sayın Erdoğan'a bu mikrofonlar uzatıldığında Sayın Erdoğan bir cevap versin.
Sayın Erdoğan nasıl oluyor da Alman Cumhurbaşkanı'nın gösterdiği tepkiyi dahi göstermeyecek bir aciziyet sergiliyor? Şimdi burada cuma namazı Hatay'dan sonra kılınıyor, Erdoğan'ın bulunduğu yerde. Erdoğan'a basın mensupları sorsunlar. Bu Trump, kimsenin söylemediği, İsrail'in, İsrail'in Netanyahu eline bir tane sihirli lamba bulsa, Aladdin'in sihirli lambası, içinden cin çıksa, iste dese, istemeyi akıl edemeyeceği bir dilektir bu. Ve Trump diyor ki: "Orayı boşaltalım. Ben orayı imara açayım, turizme açayım, güzel yermiş. Bunlar da dağılsınlar." diyor. "Filistin diye bir şey kalmasın." diyor.
Buradan Türkiye'deki herkese şunu söylüyorum: Filistin davası bir kere bizim 3. Genel Başkanımızın Ecevit'in Arafat'la kurduğu ilişkiden başlayarak, Türkiye solunun, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Filistin Kurtuluş Mücadelesi'ne verdiği destekten başlayarak bugüne kadar bizim davamızdır. Filistin davası Türkiye hükümetlerinin de milli davasıdır. Günü geldiğinde İsrail'le kavga etmek para ettiğinde, bundan katmerli katmerli nemalanan Erdoğan şimdi İsrail'le Amerika anlaşmış, Suriye'ye bir düzen verecekler. Orada da Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanı, eski eş başkanı ama anlaşılan öyle eskide falan kalmadı, eş başkanına da orada bir rol vermişler. Rolünden memnun ve bu rolün içinde Filistin'in Gazze'den sökülüp atılması, sürülmesi var ve buna sessiz kalıyor. Onun buna sessiz kalmaya hakkı yoktur. Buna sessiz kaldığı her gün, geçen seçimlerde ilk turu kazanmadı.
İkinci turda %1,50'nin üzerinde, %1'lik bir farkla kullanılan geçerli oyların %51,5'unu alarak seçildi. Ona oy verenler, Filistin'i böyle yalnız bıraksın diye mi oy verdiler? Bu meseleye sustuğu her gün gayrimeşrudur. Çünkü ona oy verenlerin çok önemli bir çoğunluğu, Filistin konusunda Türkiye'nin geleneksel tutumunu ve kendisinin önceki söylemlerini sürdüreceğini varsayarak oy verdiler.
çıkıp yüzünü İsrail'e, sırtını Filistin'e dönersen meşruiyetini kaybetmiş olursun. İşte bir an önce sandığı koymanın ve millete "şimdi ne diyorsunuz?" diye sormanın bir gerekçesi daha ortaya çıkmaktadır. Bir diğer gerekçesi depremzedelere verilip, verilen sözlerin tutulmaması, 10 depremzededen 7'sinin konteynerda olmasıdır. Bir yılda halledecekti. İki yıl geçti, %70'i konteynerda. Bir de şunu söyleyelim: Hatay'da oran %18 ev teslim edilme oranı.
100 Hataylıdan 82'si çadırda, konteynerda ya da gurbetti. Bir yılda evleri verecekti. Bunların hepsi artık Erdoğan iktidarının bu haliyle gayrimeşru olduğunu göstermektedir ve bu yüzden sandık bir an önce gelmesi gerekmektedir. Bir de Suriye sınırındayız. Şunu ifade etmem gerekir ki: Suriye'nin askeri olarak da, siyasi olarak da hızla bir istikrara ihtiyacı vardır. Suriye'deki hem Kürtleri, hem Arapları, hem Türkmenleri hem de gayrimüslimleri temsil edecek bir kapsayıcı anayasaya, kapsayıcı bir geçiş hükümetine, sonra anayasa çalışmalarına, serbest seçimlere ve istikrara ihtiyaç vardır.
Bu sağlanmaksızın orada geçirilen her gün de hem Hatay'daki Arap Alevi yurttaşlarımızın akrabalarının orada canları tehlikededir ve endişededirler, çok haklıdır hem de artık buranın bu kadar yoğun bir sığınmacı nüfusu ile kendi mevcudiyetini sürdürmesi mümkün değildir. Suriye için derhal askeri istikrar, siyasi istikrar, herkesi kapsayan bir yönetim, Suriye'nin güçlendirilmesi ve hızlı bir şekilde buradaki misafirlerin, geçici sığınmacıların memleketlerine dönmeleri son derece önemlidir.
Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak hiçbir zaman sığınmacı düşmanı olmadık ama sığınmacı yaratan politikaların ve politikacıların karşısında olduk. Bunların da başında Sayın Erdoğan ve uyguladığı politikalar gelmektedir."
"Özel'den Erdoğan'ı köşeye sıkıştıracak Gazze sorusu: "Buna nasıl susuyor Erdoğan?"" haberi, 07 Şubat 2025 tarihinde yazılmıştır. 07 Şubat 2025 tarihinde de güncellenmiştir.

YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.