Köy Kanunu'ndaki Değişiklikler Mülkiyet Hakkı Endişelerini Artırdı!

KANUN TEKLİFİ YASALAŞTI, ENDİŞELER BÜYÜDÜ

Köy Kanunu ile bazı kanunlarda yapılan değişiklikler, Türkiye'deki kentsel dönüşüm sürecini önemli ölçüde etkileyebilir. Yeni yasayla getirilen "imar hakkı aktarımı" uygulaması, mülkiyet hakkı ihlalleri konusunda büyük soru işaretlerine yol açtı. Özellikle 6 Şubat depreminden sonra kurulan Kentsel Dönüşüm Başkanlığı'nın, dönüşüm sürecindeki yapılara el koyması riski gündemde. Bunun yanı sıra, ev sahiplerinin mevcut konutlarının yerine daha düşük değerli yerler verilmesi olasılığı da endişelere yol açıyor.

İMAR HAKKI AKTARIMI SUİSTİMALE AÇIK

Kentsel dönüşüm süreçlerinde uygulanabilecek imar hakkı aktarımı, hukuki açıdan oldukça tartışmalı bir konu. Kentsel dönüşüm avukatı Çiğdem Kezer, bu düzenlemenin suistimallere yol açabileceğini ve mülkiyet hakkı ihlallerinde artışa sebep olabileceğini vurguladı. Kezer, "Mülkün bulunduğu yer, konumu, değeri gibi faktörler çok önemli. İmar hakkı aktarımında bu özellikler korunacak mı?" diyerek, detayların netleşmeden sürecin başlatılmasının risk taşıdığını belirtti.

MÜLKİYET HAKKI VE DEPREM TEHDİDİ

Avukat Kezer, mülkiyet hakkının Anayasa'nın 35. maddesiyle güvence altına alındığını hatırlatarak, depremin önemli bir tehdit oluşturduğunu ancak mülkiyet hakkının da ihlal edilmemesi gerektiğini vurguladı. Yeni yasa ile ev sahiplerinin karşılaşabileceği en büyük sorunlardan biri, konutlarının yerine daha düşük değerli ve şerefiyeye sahip yerlerin verilmesi olabilir. Bu durum, hak kayıplarına yol açabileceği için kamuoyunda büyük bir endişe yaratıyor.

DETAYLAR BELİRSİZ, ENDİŞELER ARTIYOR

İmar hakkı aktarımına ilişkin uygulamaların detayları, önümüzdeki günlerde netleşmesi beklenen bir konu. Kezer, şu an için hangi bölgelerde uygulanacağı, mülk sahiplerinin nereye geçeceği ve sürecin nasıl işleyeceği hakkında belirsizlik olduğunu belirtti. Ayrıca, "Rezerv alan" olarak adlandırılan yerlerin kamuoyundaki endişeleri de büyütüyor. Bu belirsizlikler, sürecin başlangıcındaki belirsizlikleri daha da derinleştiriyor.