İşte Hürriyet'in Faruk Bildirici'nin yayımlanmadığı üç yazısı

Doğan Grubu’ndan Demirören Holding’e geçen Hürriyet'ten ayrılan gazetenin son ombudsmanı Faruk Bildirici yayımlanmayan üç yazısını kendi internet sitesi
39 yılllık gazeteci olan Faruk Bildirici'nin 1992’den bu yana farklı görevler üstlendiği ve son olarak okur temsilciliği yaptığı Hürriyet gazetesindeki işine 3 Mart’ta son verilmişti.
Bildirici, gazeteden ayrılmasının ardından yaptığı açıklamada gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar'ın kendisine, "Yönetim gazeteyi eleştirmeni istemiyor" dediğini anlatmıştı.
Demek ki, haberdeki “görüntülerin dosyaya girdiği” ifadesi yanlıştı, yayından iki gün sonra dosyaya girecekti. Kaynağın haberde belirtilmemesi büyük eksiklik ve bilgi karartma. Haberin ikinci önemli eksiği de taraflardan birinin savcılığa sunacağı yeni bir kanıt hakkında karşı tarafın yani Sıla ve avukatının görüşünün alınmaması. Nitekim Sıla ve avukatı bu görüntülerle ilgili “Tahrif edilmiş” ve “O sırada ağıt yakıyordum” açıklaması yaptı. Bu açıklamaların gazetede yayımlanarak “cevap hakkı” tanınması, haberdeki eksiğin giderilmesi gerekirdi, o da olmadı.
Bilgi eksikliğiyle kalmıyor, haberde “darp izlerinin olmadığı görülüyor” denilerek yargıda bulunuluyordu. Gazeteci olarak kendimizi polisin, yargının yerine koymaya hakkımız da yok, yetkimiz de. Hele de bir kadına şiddet vakasında…(10 Aralık 2018)
Ton balığı tavsiyesiHürriyet’in sağlık yazarı Prof.Dr. Osman Müftüoğlu, ton balığı konservesi üreten bir firmanın ekran yüzü oldu. Televizyonlarda ve dijital mecralarda yayımlanan reklamda Müftüoğlu, “Mutfağınızdaki en büyük eksik balık. Çünkü balık çok güçlü bir protein deposu ve omega 3 kaynağıdır. Mutfağınızdan balığı sakın eksik etmeyin” tavsiyesiyle yer alıyor. En sonunda da “Evet balık sağlıktır” diye noktalıyor reklamı.
Gazete yazarlarının reklamlarda oynamasının gazetecilik açısından sakıncalarına ve Prof.Dr.Müftüoğlu’nun yer aldığı reklamlarla ilgili görüşlerimi daha önce yazdığım için yeniden o noktaya dönmeyeceğim. Gazetecilik güvenilirliğinin reklamlarda kullanılması evrensel gazetecilik kuralları ve bizim Yayın İlkelerimiz açısından yanlıştır.
Prof.Dr. Müftüoğlu’nun Hürriyet’te haftanın beş günü yazan bir sağlık yazarı olmasının yanısıra bir hekim olduğunu da hatırlatmak isterim. Tıp etiği, bir hekimin sağlığı reklam aracı olarak kullanmasını ne kadar onaylıyor, o benim konumun dışı.
Ama bir Hürriyet yazarı olarak sağlıkla ilgili tavsiyelerinin doğruluğu konusunda şüphe yaratmamasını ve reklamlarda yazdıklarına aykırı görüşler ifade etmemesini beklemek Hürriyet okurlarının hakkı.
Reklamlarda ton balığı konservesini herkese öneren ve mutfaklardan eksik edilmemesini isteyen Müftüoğlu’nun, Hürriyet’te de “ton balığı” hakkında yazıları yayımlanmıştı. “Ağır metal tehdidi” başlığıyla 30 Mayıs 2015 tarihinde Hürriyet’te yayımlanan yazısında aynen şöyle diyordu:
“..Dahası araştırmalara bakılırsa okyanuslarda bile artık kabul edilebilecek miktarın üzerinde cıva kirlenmesi var. Dolayısıyla buralarda büyüyüp yetişen balıklarda da cıva tehdidi olabiliyor. Özellikle ömrü uzun olan büyük balıklarda (kılıç balığı, ton balığı, köpek balığı) bu risk çok yüksek.”
13 Ocak 2016 tarihli “Balıkta cıva tehlikesi var mı?” başlıklı yazısında da “daha fazla cıva barındırabilecekleri” düşüncesiyle “dip balıklarını, büyük ve iri balıkları” yemediğini bu balıklardan uzak durduğunu ifade etmişti. Sanırım daha fazla alıntı yapmama gerek yok. Görüldüğü gibi, Müftüoğlu, gazetedeki yazılarında balıklar arasında ayrım yapmış ve ton balığı ile ilgili tavsiyeleri olumsuz. Halbuki reklamda böyle bir ayrım yapmıyor. Zaten o reklamda da sakıncalara değinmesi beklenemezdi…(10 Aralık 2018)
Hürriyet 27 yıllık çalışanın işine son verdi!"İşte Hürriyet'in Faruk Bildirici'nin yayımlanmadığı üç yazısı" haberi, 25 Mart 2019 tarihinde yazılmıştır.

YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.